ZİYNET ALACAĞI DAVASI
- Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre, düğünde takılan ziynet eşyaları kadına bağışlanmış sayılır ve kişisel malı olarak kabul edilir. Bu durum, Medeni Kanun’un 220. ve 226. maddelerine dayanmaktadır.
TMK 220. madde “Aşağıda sayılanlar, kanun gereğince kişisel maldır:
1. Eşlerden birinin yalnız kişisel kullanımına yarayan eşya,
2. Mal rejiminin başlangıcında eşlerden birine ait bulunan veya bir eşin sonradan miras yoluyla ya da herhangi bir şekilde karşılıksız kazanma yoluyla elde ettiği malvarlığı değerleri,
3. Manevî tazminat alacakları,
4. Kişisel mallar yerine geçen değerler.”
TMK 226. madde “Her eş, diğer eşte bulunan mallarını geri alır.
Tasfiye sırasında, paylı mülkiyete konu bir mal varsa, eşlerden biri kanunda öngörülen diğer olanaklardan yararlanabileceği gibi, daha üstün bir yararı olduğunu ispat etmek ve diğerinin payını ödemek suretiyle o malın bölünmeden kendisine verilmesini isteyebilir.
Eşler karşılıklı borçları ile ilgili düzenleme yapabilirler.”
- Aksine bir anlaşma mevcutsa, ziynet eşyalarının mülkiyeti farklı şekilde değerlendirilebilir. Örneğin, evlilik sözleşmesinde ziynet eşyalarının kime ait olacağına dair bir hüküm yer alıyorsa, bu hüküm dikkate alınır.
- Ziynet eşyalarının kim tarafından takıldığı mülkiyet açısından önem taşımaz. Eş, dost veya aile tarafından takılan tüm ziynet eşyaları kadına aittir.
Ziynet Eşyalarının İadesi veya Tazmini:
- Boşanma halinde, kadın isterse ziynet eşyalarının aynen iadesini talep edebilir. Bu durumda, ziynet eşyalarının mevcut durumu ve değerinin değişimi göz önünde bulundurulur.
- Ziynet eşyalarının aynen iadesi mümkün değilse, güncel değerleri üzerinden tazminat ödenir. Tazminat hesaplanırken, ziynet eşyalarının türü, gramı ve güncel altın fiyatı dikkate alınır.
- Ziynet eşyalarının satılmış olması halinde, kadın satış bedelinin tazminini talep edebilir.
Dava Açma Süresi ve Görevli Mahkeme:
- Ziynet alacağı davası, boşanma davasıyla birlikte veya ayrı bir dava olarak açılabilir.
- Boşanma davasıyla birlikte açılması halinde, zamanaşımı süresi boşanma davasının açıldığı tarihten itibaren başlar. Ayrı bir dava olarak açılacaksa, boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren 5 yıl içinde dava açılması gerekir.
- Ziynet alacağı davasında görevli mahkeme, aile mahkemeleridir. Davanın açılacağı aile mahkemesi, davacının yerleşim yeridir.
Dava Dilekçesi ve Deliller:
- Dava dilekçesinde, ziynet eşyalarının cinsleri, miktarları ve varsa delilleri (takı faturaları, fotoğraflar, tanık beyanları) belirtilmelidir.
- Ziynet eşyalarının aynen iadesi veya bedelinin ödenmesi talep edilmelidir.
- Davaya ilişkin delillerin toplanması ve sunulması önemlidir.
Örnekler:
- Ayşe ve Mehmet boşanmaya karar verdiler. Ayşe, düğünde takılan 100 gram altını Mehmet’ten geri istiyor. Mehmet, altınları sattığını ve parasını harcadığını söylüyor. Bu durumda, Ayşe aynen iade mümkün olmadığından, altınların güncel değerinin tazminini talep edebilir.
- Fatma ve Ali boşanıyor. Fatma, düğününde takılan 50 gram altını ve 10 bileziği aynen geri istiyor. Ali, altınları ve bilezikleri hala saklıyor. Bu durumda, Fatma ziynet eşyalarının aynen iadesini talep edebilir.
Sonuç:
Boşanma davasında ziynet alacağı talep etmeyi düşünüyorsanız, bir avukata danışmanız ve hukuki yardım almanız önemlidir. Avukatınız, davanın açılması ve yürütülmesi konusunda size gerekli desteği sağlayacaktır.
Ek Bilgiler:
- Ziynet alacağı davasında mahkeme masrafları davacı tarafından karşılanır.
- Dava sonucunda davacı lehine bir karar verilirse, mahkeme masrafları ve vekalet ücreti davalıdan tahsil edilebilir.
- Ziynet alacağı davalarında uzlaşma da mümkündür. Uzlaşma sağlanması halinde, taraflar arasında bir protokol imzalanır.
Boşanma Davasında Ziynet Alacağı Hakkında Soru-Cevap
Soru 1: Ziynet eşyaları kime aittir?
Cevap: Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre, düğünde takılan ziynet eşyaları kadına bağışlanmış sayılır ve kişisel malı olarak kabul edilir. Aksine bir anlaşma veya özel durumlar hariç, ziynet eşyaları kadına aittir.
Soru 2: Ziynet eşyaları geri istenebilir mi?
Cevap: Evet, boşanma halinde kadın isterse ziynet eşyalarının aynen iadesini talep edebilir. Ziynet eşyalarının aynen iadesi mümkün değilse, güncel değerleri üzerinden tazminat ödenir.
Soru 3: Ziynet alacağı davası ne zaman açılır?
Cevap: Ziynet alacağı davası, boşanma davasıyla birlikte veya ayrı bir dava olarak açılabilir. Boşanma davasıyla birlikte açılması halinde, zamanaşımı süresi boşanma davasının açıldığı tarihten itibaren başlar. Ayrı bir dava olarak açılacaksa, boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren 5 yıl içinde dava açılması gerekir.
Soru 4: Ziynet alacağı davasında hangi mahkeme yetkilidir?
Cevap: Ziynet alacağı davasında görevli mahkeme aile mahkemeleridir. Davanın açılacağı aile mahkemesi, davacının yerleşim yeridir.
Soru 5: Ziynet alacağı davasında dava dilekçesine ne yazılır?
Cevap: Dava dilekçesinde, ziynet eşyalarının cinsleri, miktarları ve varsa delilleri (takı faturaları, fotoğraflar, tanık beyanları) belirtilmelidir. Ziynet eşyalarının aynen iadesi veya bedelinin ödenmesi talep edilmelidir.
Soru 6: Ziynet alacağı davasında avukat şart mı?
Cevap: Hayır, ziynet alacağı davasında avukat tutmak zorunlu değildir. Ancak, davanın usulüne uygun şekilde yürütülmesi ve hak kaybına uğramamak için bir avukata danışmanız tavsiye edilir.
Soru 7: Ziynet alacağı davasında mahkeme masrafları kimin tarafından karşılanır?
Cevap: Ziynet alacağı davasında mahkeme masrafları davacı tarafından karşılanır. Dava sonucunda davacı lehine bir karar verilirse, mahkeme masrafları ve vekalet ücreti davalıdan tahsil edilebilir.
Soru 8: Ziynet alacağı davasında uzlaşma mümkün mü?
Cevap: Evet, ziynet alacağı davalarında uzlaşma da mümkündür. Uzlaşma sağlanması halinde, taraflar arasında bir protokol imzalanır.
Ziynet Alacağı Davası İle İlgili Yargıtay Kararları
- Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2016/12950 E. 2016/11995 K. ” Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür (TMK m. 6). Davalı-karşı davacı kadın eşinin ziynetleri elinden alıp vermediğini iddia etmiş, davacı-karşı davalı erkek ise ziynetleri almadığını savunmuştur. Mahkemece, davacı-karşı davalı erkeğin ziynetlerin kadında olduğunu ispatlayamadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Ziynet alacağı davasında ispat yükü kadına aittir. Davalı-karşı davacı kadın davasını bildirdiği delillerle ispatlayamamıştır. Ziynet alacağı davasının reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulüne dair hüküm kurulması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.”
- Ziynet Alacağı Davasının Kısmi dava olarak açılabilmesi mümkündür. Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2015/654 E. 2015/20448 K. “Kısmi dava açabilmesi için alacaklının bu davayı açmada korunmaya değer bir hukuki yararının bulunması şarttır. Hukuki yarar; dava konusuna ilişkin dava şartlarından olup; dava açıldığı anda var olmalıdır. Mahkemece, esas hakkındaki incelemeye geçilmeden önce; talep sahibinin bu hususta hukuki yararının bulunup bulunmadığı incelenmeli, hukuki yarar varsa talebin esasının incelenmesine geçilmelidir. Dava konusu olayda, tahsiline karar verilmesi talep olunan alacağa konu ziynet eşyası gram ve miktar itibariyle davacı tarafça açıklanmış ise de, talebin yerinde olup olmadığının ve ziynet eşyası bedelinin, yapılacak yargılama ile belirleneceği, alacağın dava tarihinde belirli olmayıp, davacının fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmak suretiyle dava konusu ziynet eşyası alacağının 1.000TL ‘lik kısmı üzerinden kısmi dava açmakta hukuki yararı vardır. Hal böyle olunca mahkemece, işin esasına girilerek yapılacak yargılama neticesinde hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı görülmüş, bu husus bozmayı gerektirmiştir.”
Not: Bu blog yazısı sadece bilgilendirme amaçlıdır ve hukuki tavsiye niteliğinde değildir. Her davaya ilişkin özel durumlar mevcuttur. Bu nedenle, dava açmadan önce bir avukata danışmanız tavsiye edilir.